Aşka Uçan


İçimdeki karabatak dalınca
yalnızlığın akşamına
açıldı hüznün rüzgârlı kapısı.
Uzun koridorlardan geçen
çığlıkların iniltisi saklıydı
saçlarımdan asılı başımda.
Dizildi tozdan sözcükler
kalbin küflü basamaklarına,
kanadı şiirin sızlayan taşı
sönmüş yıldız akvaryumunda.
Sözcük kasırgasında
tutulmuş bir ay olup
sığındım gölgesiz bozkıra.
Şeytan kancalarına karşı
ateşten korkuluklar yaptım,
yıldızları indirdim otlara.
İşte o zaman çıkageldi avluma
ılık bir yağmur dudak,
değdi, kurumuş yaraların kabuğuna,
aktı bir güneş nehir, içimdeki kuyuya,
bastım külüme bahar toprağını
karanlığından çıktı karabatak
koştu, koştu otların rüzgârıyla
yıldızlara basa basa.
Salıverdim ıslak şiir ipini aşka

Geziniyor şimdi uçurtma,
gökkuşağının kelebek patikasında
gözlerinde ipek parıltısı,
püsküllerinde sarhoş yıldızlar.

21.02.2009
Dilek Değerli
(Yorgun Ruhlar Korosu'ndan)