ÇÖLDE AÇAN GÖL
Dilek Değerli

Sözünüz dikenli, aklınız yırtıcıydı çok
tek gözü açık uyuyan bir balıktı endişe
ipini çekince inen kuklanız olmaktansa
çölde şiir gezdiren kertenkele oldum
su, bütün imgelerin içine işliyordu.

Yoldu her yeri çölün
ya da yolu yoktu hiç
sızmış bir balıktı huzur
dudaklarım dökülse de pul pul
dilim keskinleşiyordu girdiğimde bir yılan gömleğine
saçılmış iğnelerin üstünde uyuyor sanılan
çok başlı bir kara kuğuydu imge.

Bazen yumuşak bakışlı bir dize örtüyordum kaktüse
bazen de dikenler çiziyordu
unuttuğum şiddetinizin panterini derime.
Mezar kazıcısı yorulunca çukura yatar
bulutları çerçevelermiş
başımda zeplinler döndüren bellek
sarı sıcak döşeğe uzanınca geceleyin
yedi boğumlu bir metafora gebe
uğultulu ve hayaletli bir bahçe baksındı göktavanından
ya da buz sarkıtlarla renkli sarmal ışıklar.

Suyun sızmadığı bir serap görüyorken
oyuldu kumlar içine
şiir gözü açıldı sanki göğün; çölde göl
bilirdim çuhayla ipeği öpüştürmeye çalışan cesur bir terziydi şair
bense gölün kıyısında bekleyendim
dizeler öpsün diye.

(Kozadan Karadeliğe'den)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder